-
- |
- Service / Hilfe
- |
- Kontakt
- |
- B2B
- Mein PONS
Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)
Türkisch
- Erime noktası, kaynama noktası, yoğunluğu, atom çapı, elektronegatifliği, elektron dizilimi veya yükseltgenme basamağı henüz bilinmiyor.tr.wikipedia.org
- Bu lezzet yoğunluğu, okaliptüs ve mentolün sakız tabletlerinin şeker kaplamasına dahil edilmesiyle elde edilir.tr.wikipedia.org
- Komünün nüfusu 4.121 kişidir ve nüfus yoğunluğu kilometrekare başına 33 kişidir.tr.wikipedia.org
- Bu fonksiyonun mutlak değerinin karesi alındığında, bir parçacığın bir konumunun yakınında gözlemlenme (olasılık yoğunluğu) ihtimalini vermektedir.tr.wikipedia.org
- Ancak orgazmın yoğunluğu tamamen kişiye ve cinsel ilişkiye bağlıdır.tr.wikipedia.org
- Alan eşitliğinde ağırlığı yazmak yerine ağırlığı etkileyen yoğunluğu ρ yazabiliriz.tr.wikipedia.org
- Komünün nüfusu 2.186 kişidir ve nüfus yoğunluğu kilometrekare başına 130 kişidir.tr.wikipedia.org
- Hücre, kendisinden daha az yoğun (çözünmüş madde yoğunluğu az) hipotonik çözeltide bir ortama konulduğunda su alarak şişer ve deplazmolize uğrar.tr.wikipedia.org
- Deniz seviyesinden yükseldikçe hem atmosfer basıncı hem de havanın yoğunluğu azalır.tr.wikipedia.org
- Sürüklenimin normaldeki formülü; sürüklenim sabitinin yarısının sıvının yoğunluğu,sistem alanı ve hızın karesiyle çarpımı sonucunda elde edilir.tr.wikipedia.org
Möchtest du ein Wort, eine Phrase oder eine Übersetzung hinzufügen?
Schicke es uns - wir freuen uns über dein Feedback!
Wörterbuch durchsuchen
Türkisch